Masal | Konular | Kitaplar

filistin

Mavi marmara gemisindeki MOSSAD ajanları

Güçlü devletle güçlü istihbarat arasındaki ilişkiyi ciddiye alanlar, muhtemel etkileri önemsenmesi gereken hiçbir olayın kendi haline bırakılamayacağını bilirler. Tarihteki örnekleri de bunu gösteriyor. Nasıl mı?

Yazının tamamını okuma fırsatı olmayanlar için öncelikle şunun altını çizelim: Bu yazı, güçlü devletle güçlü istihbarat arasında birbirini tamamlayan ilişkiyi anlatmaktadır.

Örneğin, Gazze’ye insani yardım götüren Mavi Marmara gemisinde hangi ülkenin istihbarat elemanlarının sayısı fazlaydıysa, o ülkenin gerçekten işini ciddiye alan büyük bir devlet olduğuna hükmedebilirsiniz.

Büyüklere Masallar: 'araplar Osmanlı'ya İhanet Etti'

Türklere 80 yıldır anlatılan bir masalı tekrar ediyor. Bu masal, "Araplar ve diğer 'Müslüman kardeşleriniz' I. Dünya Savaşı'nda sizi sattı" diye başlar ve "Türk'ün Türk'ten başka dostu yoktur" diye de noktalanır. Türk'ün özellikle de Müslüman dostu yoktur...


Masal budur. Peki gerçek nedir?
Gerçek şudur: Osmanlı'nın çöküş döneminde Türk olmayan Müslüman unsurlar arasında gerçekten isyanlar başgöstermişse de, bu unsurların bir bütün olarak "ihanet ettikleri" kesinlikle söylenemez. Hatta Araplar sözkonusu olduğunda, Osmanlı'ya isyan edenlerin küçük bir azınlık olduğunu, buna karşılık Arap kabilelerinin çoğunun Osmanlılık ve Müslümanlık bağıyla İstanbul'a sadakat gösterdiklerini söyleyebiliriz.



"Araplar" Osmanlı'yı Arkadan Vurdu mu?


Her Türk genci "Araplar'ın I. Dünya Savaşı'nda bize ihanet ettiğini" öğrenerek büyür.